Özahi Design tarafından tasarlanan yeni nesil meyhane "Ülfet".

Özahi Design tarafından tasarlanan yeni nesil meyhane


Kullanıcı ihtiyaçlarını karşılayan, estetik değerler taşıyan, özgün ve yaşayan mekanlar tasarlıyoruz.

Özahi Design, 2017 yılında iç mimar Merve ve Mustafa Özahi çifti tarafından kurulmuş ve bu zamana kadar; konut, otel, restaurant, mağaza, ofis, klinik, okul, eczane, market, bahçe peyzaj projeleri gibi çeşitli alanlarda ve projelerde tasarım ve uygulama hizmeti veren bir firmadır. Dergimizin bu sayısına, bu projelerden biri olan ve Özahi Design tarafından tasarlanan yeni nesil meyhane ‘Ülfet’i konuk ediyoruz.

Gün geçtikçe klasik meyhanelerin yerini, modern toplumun ihtiyaçlarına göre şekillenen yeni nesil meyhaneler almaya başladı. Eskiden insanlar salaş bir meyhanede iki tek atıp, efkar dağıtıp sonrasında başka bir yere eğlenmeye gidiyorlardı. Artık durum böyle değil. Yeni nesil meyhaneler, insanların aynı yerde hem yemek yiyip hem de eğlenmelerine olanak sağlıyor.

Meyhanenin de ismi olan Ülfet; tanışmak, kaynaşmak, görüşüp konuşmak, sohbet etmek anlamlarını taşıyan bir kadın ismi aslında. Mekan, yeni nesil meyhane anlayışına uygun olarak modern ama aynı zamanda da eski meyhanelerdeki salaş atmosferi yitirmeden, Kıbrıs kültürüne ve binanın bulunduğu Girne Eski Türk Mahallesi bölgesinin silüetine uyumlu biçimde tasarlandı. Tasarım sürecinde Ülfet’in kelime anlamını kavram olarak belirledik. Burasını bir buluşma mekanı olarak; insanların buluşup, yiyip içip sohbet edebileceği, aynı zamanda müzik eşliğinde eğlenebilecekleri bir mekan olarak tasarladık.

İç mekanı tasarlarken hem mütevazi ve çekici hem de Kıbrıs kültürünü yansıtan ögeler kullanmaya özen gösterdik. Mekanın girişini davetkar ve ulaşılabilir bir his uyandıracak şekilde tasarladık. Binada bulunan mevcut kemerleri girişte tekrar ederek, bir tasarım elemanı haline getirdik. Girişten itibaren başlayan peyzaj, mekanın her yerinde devam ediyor. Bitkiler seçilirken Kıbrıs kültüründe ve ikliminde en çok kullanılan bitkiler tercih edildi. Girişte özel olarak metalden tasarlanan ışıklı bir aslana yer verildi. Tasarım ögelerimizin genelini geleneksel materyaller oluşturuyor. Harçlı moloz taşlar, ahşap, el işi sestalar (buğday sapı ve cifcik adı verilen dere kenarı bitkisi), hasır örülmüş sandalyeler, toprak terracotta saksılar gibi.

Mekanın bütününde pütürlü beyaz sıva kullandık. Mavi tonunu çok dengeli bir şekilde kullanmaya özen gösterdik. Mavi ve beyaza ek olarak, mobilya ve aksesuarlarda ahşap siyah, hazeran ve doğal keten kumaşlar, bambular, terracotta renkleri kullanıldı. Mekanı daha sıcak ve keyifli bir hale getirmek için tasarımda bolca aksesuar, aynalar ve aydınlatmalar kullanıldı. Mekanın mobilya işleri için Türksoy Ahşap, aydınlatmalar Mavi Pandora, dekorasyon ürünleri ve aydınlatma Tuşe Home, duvar çizimleri Greyartwork, sandalyeler için Sezer Köroğlu Mobilya, ayrıca tüm mekanı saran bitkiler için Halil Efendi Bahçesi tercih edildi.

Ülfet’te her köşede fotoğraf çekebilirsiniz. Girişteki büyük aynanın önüne eklediğimiz bitkilerle, keyifli bir fotoğraf alanı oluşturduk. Orta kısımdaki nişler ve içerisine seçtiğimiz aksesuarlar da ayrı bir ilgi odağı oldu.

“Bir mekanı tasarlarken en küçük ayrıntıları bile bir bütün halinde düşünüp, genel konsepti tüm alanlara yansıtmaya ve özgün olmasına özen gösteriyoruz. Bu projede de iç mekan plan çözümünün yanı sıra masalarda duran tabaklar, terracotta rengindeki peçete ve runner örtülere kadar her detayı bir bütün halinde düşünerek tasarladık.”

 

Yukarı