İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar

Emlak Haberleri
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar
İskele Müteahhitleri Arıtma Sorununu Tartıştılar

“Bugün olmasa bile ileride ortaya çıkacak bir sıkıntıdır, acilen çözüm yolu bulunmalıdır!”


Geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan Long Beach civarındaki deniz suyunun kirlendiği iddialarıyla ilgili düzenlenen bir programa İskele Belediye Başkanı Hasan Sadıkoğlu’yla beraber bölgede faaliyet gösteren müteahhitlerden bazıları katılarak konuyu tartıştılar.

Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Temmuz ayında Long Beach sahilinde alınan deniz suyu örneklerinde yüksek miktarda Koli Basili (E. Coli Bakterisi) saptanmış ve gözler bölgedeki inşaat şirketlerine çevrilmişti. Bakterinin deniz suyunda görülme sebebi bölgedeki atık suların yer altında emilerek ya da derelerle denize taşınması olarak ifade ediliyor. Yeterli altyapıya sahip olmadığı düşünülen bu bölgedeki konut projeleriyle artan nüfusun denizlerin kirlenmesine sebep olduğu konuşuluyor.

Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan ikinci bir açıklamada ise önceki paylaşılan verilerin hatalı olduğu, örneklerin teste uygun olmayan şekilde alındığı için bu sonucun çıktığı ve yeni incelemede herhangi bir bakteriye rastlanmadığı belirtildi. Bu düzeltmeye rağmen yetkililer ve bölgedeki inşaat şirketleri, “Bugün olmasa bile ileride ortaya çıkacak bir sıkıntıdır, acilen çözüm yolu bulunmalıdır” şeklinde ortak fikirde buluştu.

İskele’deki ilk inşaat firmalarından biri olup Long Beach’in şimdiki popülaritesine gelmesini sağlayan isimlerden Noyanlar Group Direktörü Mimar Ahmet Noyan, Kuzey Kıbrıs’ın hala daha çok yeni bir ülke olduğunu, gelişme aşamasında ortaya çıkan hatalardan ders alarak ilerlenmesini gerektiği özeleştirisiyle başladı. “Ülkemizde ilk üniversite 1979 yılında kurulan DAÜ’dür ve bu da gösterir ki daha 40 senedir öğrenmeye, kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Rakiplerimiz Güney Kesimidir, Türkiye’nin Akdeniz şerididir, İtalya’dır; böyle bir ortamda rekabet ederken, hızlı gelişmeye çalışırken ortaya çıkan bu gibi sorunlarla da başa çıkmamız gerekmektedir. Gelişmeyen toplumlar yok olmaya mahkumdur! Biz İskele’ye ilk projemizi yaparken önce sahili temizleyerek başladık, çevremize ve doğaya gereken değeri her projemizde verdik. Aksi kendi bindiğimiz dalı kesmek olur.”

Döveç Group Yönetim Kurulu Başkanı Burçin Döveç, “Biz projelerimizi planlarken altyapısını ve sürdürülebilirliğini önde tutuyoruz, yüksek kat izinlerimiz olmasına rağmen sürdürülebilirliği sağlayabilecek popülasyon için proje üretiyoruz. Projelerimizdeki arıtım sistemlerinin de sık sık raporlanması yönünde taleplerimiz oluyor. Müteahhitler Birliği olarak da takip ediyoruz, bölgede birçok yeni konut projesinin izinleri alınmış, yakın zamanda hayata geçecek; bu önlem alınmazsa daha büyük sorunlarla karşılacağımız anlamına geliyor.”

Northernland Yönetim Kurulu Başkanı Mimar Koral Bozkurt ise çözümün basit olduğunu, zaten şimdiye kadar sadece devletin sunduğu altyapıyı beklemeyerek kendilerinin ellerini taşın altına koyduğunu belirtti. Bölgedeki en yüksek binaların yer aldığı projenin sahibi olarak, “Bölgemizde toprağı iki metre kazdığınızda deniz suyuna ulaşıyorsunuz, bu kadar yerleşimin olduğu yerde foseptiğin deniz suyuna karışmaması mucize olurdu. Biz sadece ev yapıp satmıyoruz, insanlara burada güzel bir yaşam vaadediyoruz. İlk defa proje yapmıyoruz sonuçta, Mağusa’da, Boğaz’da, Girne’de projelerimiz var, her projemizde arıtma tesisimizi mutlaka koyuyoruz; yasada zorunlu olmasa dahi yapıyoruz.

Ayrıca projemizi yaparken Long Beach’in ihtiyacı olan bu yol, alt geçit ve yeşil alan projelerini de devletten beklemedik, kendimiz yapıp halkın kullanımına açacağız. Yani çözüm basittir, kanalizasyon ve atık su arıtma sistemi gereklidir. Şirket olarak biz, buradaki arkadaşlarımızla da hep beraber bu işi yapmaya niyetliyiz. Bir de arıtma tesisinde çıkacak suyu oluşturulacak bir ormanlık alanı sulamaya kullanırsak sorun çözülecektir.”

Belediye Başkanı Hasan Sadıkoğlu ise, “Bakanlığın açıkladığı yeni raporun üstünde durarak, bugün olmasa bile ileride ortaya çıkacak bir sıkıntıdır, acilen çözüm yolu bulunmalıdır. Arıtma tesislerinden çıkan posanın da suyun da döküleceği yerler yasada belirlenmesine rağmen yeterli değildir. Dere yatağındaki suyun denize karışmaması için de geçici önlemlerimizi aldık, sık sık zabıta ekiplerince kontrol edilmektedir. Kalıcı çözüm için çalışmalarımız sürmektedir.”


Programda seyircilerden gelen sorular da yöneltildi; “Madem altyapı yok bölgede, neden hala yayılmaya devam ediyorsunuz?” sorusuna cevap veren Ahmet Noyan, “Gelişimi durdurmak çözüm değildir, çözüm yolları bularak devam etmek hedefimizdir. Biz burada büyüdük, çocuklarımız da burada büyüyecek, bu bilinçle çalışmaya devam etmeliyiz.” şeklinde cevapladı. Koral Bozkurt ise “Şimdi bu işi bıraksak, yapmıyoruz artık desek, ben de buradaki arkadaşlarım da hayatımızın sonuna kadar çok rahat yaşarız ama en azından bizim şirkette 1500 civarı çalışan var, herkesin ailesi var; artık yapmıyoruz demek öyle kolay değil.”

Programın sonunda sivil toplum kuruluşlarının ve Belediye Başkanı’nın da takibinde olmak üzere müteahhitlerin kurulacak bir arıtma tesisi için ortak hareket edeceği sözü alındı.

Yukarı